18 Kasım 2012 Pazar

Arkadaşlar İyidir

Arkadaşlar iyidir gençler. Evet evet, arkadaşlar iyidir. Tüm günü geçirebileceğiniz, ordan burdan konuşabileceğiniz o varlıklar iyi ki varlar.

Bir de bilgisayar üzerinden dahi olsa mektuplaşmak ayrı bir güzeldir. Artık şantajla mı yaparsınız, tehditle mi yaparsınız bilmiyorum ama bir şekilde yapın. Farkı göreceksiniz. (beğenmezseniz ücretiniz iade diye devam edesim geldi bir an. (: )

Vakt-i zamanında birisi ikna etmişti beni bu mektuplaşma konusunda, şimdi yüzüne karşı desem şımaracak. Onun için buraya yazıyorum. İyi ki yapmış. Çünkü gerçekten de insan konuşarak anlatamadığı çoğu şeyi yazarak çok daha rahat ve net anlatabiliyor.

Orhan Gencebay'ın dizelerini genelleştirerek çekiliyorum huzurunuzdan: "Gülmek çok yakışır size ağlamak değil / Sevmektir yaşatan inanın sevilmek değil"

İyi geceler.
 

10 yorum:

  1. Yazım dili, konuşma dilinden çok daha akıcı ve etkileyici :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Genel olarak edebiyat ve konuşma tarihinden mi bahsediyoruz yoksa benden mi? :)

      Sil
  2. İyi bir konuşmacı olmayınca insan, yazmak daha rahat geliyor bazen(sözüm kendime (: ). Yazım dediğin şeyi tekrar gözden geçirip daha uygun bir hale getirip daha hoş bir cümle ortaya çıkarabiliyorsun ya da düzeltmeler yapabiliyorsun. Konuşmada bunu yapmaya kalksak çene bi açıldı mı kapanmak bilmez belki de. :) Bir de insan, bazen, yüz yüze söyleyemeyeceği şeyi de yazarak daha az endişe duyarak, daha iyi ifade edebiliyor.Yine de hep dediğim gibi, konuşma esnasında harflere, kelimelere yüklenen o vurgunun,sesteki o kademelenmenin,mimiklerin yerini hiçbir şey tutamaz. Bazen bir sürü cümlenin anlatamadığını sessizce yapılan tek bir bakış bile anlatabilir. O yüzden, çok uzakta da olsa arkadaşının olması güzeldir ama araya mesafeler koyulmasa daha da iyidir diyerek noktalıyorum bu uzun yorumumu. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "So say we all!" diyorum ben de bu güzel yorum için öyleyse. :)

      Sil
  3. Sizin konuşma dilinizi bilmiyor olduğuma göre,
    elbette genel edebiyat dilinden :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Halbuki ben şey diye düşünmüştüm, hani şey diye, neyse. :/ Hem zaten geveze olduğum için konuşmamdan da bir şey olmaz, haklısınız. :))

      Sil
    2. Şey ne?
      Hani şey diye düşündüğünüz?
      ve ben nerde haklıyım?

      Sil
    3. Şey ne?
      Yazar orda espri yapmaya çalışmış. Şey derken kendi yazısındaki akıcılığı övdüğünüzü sandığını ve bunun kendisini mutlu edeceğini ima etmiş.

      Hani şey diye düşündüğünüz?
      Yazar orda da yukarıdaki 'şey'i pekiştirmeye çalışmış. Belli ki becerememiş. Bir nevi 'şeyin şeyi' olmuş. Yani olmamış.

      Ve siz nerede haklısınız?
      İlk yorumdaki 'yazım dili konuşma dilinden çok daha akıcı ve etkileyici'yi okuyunca ve sonrasında genel edebiyattan bahsettiğinizi belirtince ve haliyle de benim konuşma dilimi bilmediğinizi düşününce tüm söylediklerinizde haklı oldunuz. Tebrikler.

      Sonuç? (bu da benden olsun)
      Yoruldum! Bir daha destiny'ye espri yapmaya çalışmayacağım. Şuraya yazdığım yorumdan bir blog yazısı çıkarırdım ben yahu. :) Aha gene yaptım, hay dilimi... :))

      Sil
  4. blog yazmak da bir bakıma mektuplaşmak gibi aslında.
    gerçek hayatta bir türlü istediğin gibi ifade edemediğin sıkıntılarını yazıyorsun.
    şahsi görüşüm bu; kişisel dertleri anlatmaktansa yazmak daha rahatlatıyor.
    mektup olayı da değişikmiş aslında:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blog yazmak evet, çok güzel. Eskiye dönüp neler yazdığına bakınca insan düşüncelerinin ne kadar değiştiğini görüyor. Ama mektuplaşmak blog tutmakla kıyaslanamayacak kadar farklı geliyor bana. Biraz da abartmayı seviyor olabilirim belki, bilemedim. :)

      Sil