27 Şubat 2011 Pazar

İnadına

Bir umuttur yaşamak,
Bileceksin inadına…

Yüreğin kan ağlasa da,
Güleceksin inadına...

Zindanlara düşsen bile,
Binlerce kez ölsen bile,
Doğacaksın inadına...

Hayat budur, umutlar çok,
Ne şüphe duy ne de kork.
Öyle teslim olmak da yok.
Yeneceksin inadına.
Seveceksin inadına...

18 Şubat 2011 Cuma

...

İlk kez de değil halbuki... Neden hala içim bir tuhaf oluyor? Niye bir hafta daha böyle olacak? Kendimi de anlamıyorum ki arkadaş...

Evden her ayrılış hem daha zor hem de daha kolay olmaya başladı. Saçma gibi; ama değil. Tuhaf sadece... Sıkılıyorum bazen, ne yapayım? Daha şimdiden özlemek anormal bir durum mu sanki? Hayat, ak git ne olur... Düşünmemek istiyorum; halbuki bu daha saçma. Biri bana bir tokat atsın lan!

İyi de biliyorum ki bir hafta sonra diyeceğim şey şu: "E, ben burdan hiç gitmesem de olur sanki.". Halt etmişim ben. :))
Neyse, zaten karnım da aç. Gidip bir şeyler tıkınayım da biraz kendime geleyim. Hem unutmamalı ki: "Her Şeyin Bir Anlamı Var"...