Sizlere Kâtip Bartleby'den bahsetmeden önce bu harika kitabı bana kimin önerdiğini söylemek isterdim; ancak söylememeyi tercih ederim (unuttum çünkü, gerçekten özür dilerim, bir türlü hatırlayamadım).
Helikopter Yayınları'nın çok güzel bir iş çıkardığından ve Kaya Genç'in enfes bir çeviri yaptığından bahsedebilirdim; ancak bahsetmemeyi tercih ederim.
Yabancı'nın (Albert Camus), Aylak Adam'ın (Yusuf Atılgan) ve hatta Beyaz Mantolu Adam'ın (Oğuz Atay) atası sayılabilecek nitelikte bir kitapla karşı karşıya olduğumuzu, yapmamayı tercih ettiği her işte aslında Bartleby'nin sanki bir şeylerden kaçıyor olduğunu, hayatı düşününce belki de kaçmakta haklı olduğunu yazabilirdim; ancak yazmamayı tercih ederim.
Yazıyı gereksiz yere uzatıp hem hiç özgün olamadığım hem de elime yüzüme bulaştırdığım için temiz bir dayağı hak edebilirdim; ancak etmemeyi tercih ederim. Kalın sağlıcakla. (Kalmamanızı, tamam tamam...)
- Kulağa çok tuhaf gelmekle birlikte insanların kendilerini küçük düşürülmüş hissettikleri anlarda bazen inançlarından şüphe etmeleri duyulmadık bir şey değildir. Böyle anlarda insan, kendisine ne kadar olağanüstü gelse de, asıl karşı tarafın düşüncelerinin mantıklı ve de adil olduğunu gizli gizli düşünmeye koyulur. Bundan sonra da, eğer bu olayın geçtiği ortamda konuyla doğrudan alakası olmayan bir kimse varsa, ondan yardım ister -yardım ister ki kendi haklılığını destekleyen biri olsun.
- Efendiler, dürüst bir zatı, karşısındaki kişinin hareketsiz muhalefeti kadar rahatsız eden başka bir şey yoktur.
- Çalıştığım binadan gitmiş olacağını düşünmem değildi önemli olan, hayır efendim, hayır; önemli olan Bartleby'nin çalıştığım binadan gitmeyi tercih edip etmeyeceğiydi. Yaptıkları tahmin edilemezdi; tercih edilirdi yaptıkları.
- Efendim, pek çok zat vardır ki kıskançlık uğruna, öfkelendikleri için, kin yüzünden, bencillik sebebiyle, gururlarını bahane ederek cinayet işlemişlerdir... fakat hayırseverlik uğruna cinayet işleyenine ben bugüne dek hiç rastlamadım. Buradan vardığım netice de odur ki, özellikle de fazla heyecanlı bir yapıya sahip kişileri şefkate ve de yardımseverliğe yönlendiren şey, çıkardır efendim, o kişinin çıkarıdır sadece.
- Fakat efendim, şu hayatta bazen öyle olur ki dünyanın en dar kafalı adamları dünyanın en eli açık kişilerini yiyip bitirirler.
- Demek yerinden kıpırdamayı reddeden bu adam serserilik ediyor ha! O tam da bir serseri gibi davranmayacağı için Bartleby'yi bir serseri olarak kabul ediyorsunuz.
- Vah Bartleby! Vah insaniyet!
Harika olmuş yazınız :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim. :)
Sil